Ailenize ait İtalyan restoranının işleri çok kötü ve siz her şeyi
düzeltmek için işin başına geçtiniz.
Çalışanları idare etmek çok zor çünkü hepsi ya akraba ya da eski bir
tanıdık.
Garsonluk yapan kardeşiniz kız arkadaşıyla görüşmek için sürekli işi
savsaklıyor.
Barmense sigara tiryakisi. Durmadan sigara molası verip barı boş
bırakıyor.
Hepsinin yerine çalışmak ve müşterileri memnun etmek zorundasınız.
Yine de şefin açığını kapatmanız çok zor. Zaten o da karısıyla kavga
etmiş ve sinir bozukluğundan bütün yemeklerin baharatını ve tuzunu fazla
kaçırıyor. O kadar fazla kaçırıyor ki, müşteriler durmadan su sipariş
ediyorlar.
Boş masalardan birine bir kadın ve bir adam oturuyor. Kardeşiniz
ortalarda olmadığı için masanın siparişini almaya gidiyorsunuz. O anda, üç
yıl önce, sadece size aşık olduğu ve siz sorumluluk istemediğiniz için terk
ettiğiniz kadınla göz göze geliyorsunuz. Üstelik karşısında oturan kıl
kuyrukla da sevgili gibi görünüyor.
İşte size Gavin Luciano’nun hikâyesi. Ama bu hikâyeye biraz acı
katabiliriz. Gavin’in karşısında bulduğu kadın, yani Miranda Storme, son
yılların en beğenilen restoran eleştirmeni. O akşam şefin bol baharatlı
spesiyalini yedikten sonra içinde yeninden alevlenmeye başlayacak olan terk
ediliş acısı bütünüyle gerçek.
Bu gerçek de onun ilham kaynağı.
Alacağı intikam için.
Sonuna kadar…
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder