Herkese Merhaba,Sevginin Büyüsü turumuzun ikinci gününde bendeniz yazarımızla harika bir röportaj yaptım.Fazla uzatmadan sizi yazarımızla baş başa bırakıyorum ve unutmadan KGBT sayfamızda çekilişimiz devam ediyor.
Keyifli Okumalar ...
-Merhaba öncelikle bize böyle bir
fırsat verdiğiniz için çok teşekkür ederiz. Harika bir tur olacak ve en az onun
kadar harika bir röportaj diliyoruz.
Merhaba Tuba senin
kibar desteğin için teşekkürler. Aşağıdaki Word belgesi bizim röportajımızı içeriyor.
Her şey senin için en iyi olsun. – Beth
1.İlk soru biraz klasik olacak
ama onunla başlayalım. Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
-Beni bloğuna davet ettiğin için teşekkürler
Tuba, bir çiftlikte büyüdüm orası çok çalışmanın değerini öğrendiğim, doğayı
hayvanları ve bahçe işlerini sevdiğim bir yerdi. O zamandan beri on iki yaşıma
kadar aptalca şiirler ve hikâyeler yazmama rağmen bu tamamen kendi eğlencem içindi.
Sanat ve dizayn okumaya başladım iç dizayn stüdyosu ortağı oldum. Kan
zehirlenmesinden neredeyse ölüyordum. Önceliklerim yer değiştirdi ve uzun zaman
hayalim olan roman yazma daha güçlü bir şekilde su yüzüne çıktı. İyileşmemi takip
eden birkaç yıl geçmişe ve önüme baktım gerçekten ne yazacağımdan endişe
duyuyordum sonra bir gün satırlar yıldız gibi dizildi ya simdi yazacaktım ya da
asla olmayacaktı. Cesaretimi topladım dizayn işiyle ilgili olan hissemi sattım
ve yazmaya başladım. Bu hayatım boyunca yaptığım en cesurca ve en akıllıca şeydi.
2.Sizi kitap
yazmaya iten şey yada şeyler neler oldu?
-Karakter oluşturmayı ve yazmanın tüm aşamalarını
seviyorum. Eğlenceli sinir bozucu ve ayni zamanda ödüllendirici, Ben içe dönük
bi insanim çoğu içe dönük insan gibi gozlemciyim. Bir şey yada biri beni etkilediği
zaman aklımda hikaye oluşmaya baslar. Bir manavda olduğum zaman bile insanların
reyonda yürümeleri hakkında hikâye oluştururum.
3.Kitabınızın
başka dillerde çevrilip farklı ülkelerdeki okuyucular tarafından da okunması
sizin için ne hissettiriyor?
-Romanlarımın asla böyle bir yol alacağını tahayyül
edemezdim. Bunların gerçek gözükmediği zamanlar oldu. Bir suru ülkeden yayınevleri
çeviri haklarını satın aldığında şaşırdım. Büyük onur duydum ve duymaya devam
ediyorum.
4.Kitabınızı
yazarken bu kadar ilgi göreceğini farklı dillere çevrileceğini düşünüyor
muydunuz?
-İlk kitabim içinde ikinci kitabim içinde hiç
bir zaman çok satılacağını düşünmemiştim. Kitabin binlerce markette satıldığını
düşündüğümde kitabimin insanlar tarafından bu kadar seçilmiş olması mükemmel. CeeCee’
nin hikâyesi 2010 da Amerika’da ün kazandı ve simdi beş yıl sonra hikâye hala tüm
dünyayı dolaşıyor.
5.Karakterlerinizi
yazarken – seçerken- dikkat ettiğiniz şeyler var mı?
-Karakterlerimi seçerken hikâyeye uygun olmasına
dikkat ederim. Daha sonra onlara dışarıdan bakıp bana nasıl geldiğine bakarım çoğu
zaman onlar hayalimde kendi orijinallik ve kişilikleriyle canlanırlar. Kafamda
ilk defa seslerini duymak çok hoşuma gider bu kapının arkasındaki birinin çıkıp
“merhaba ben senin hikâyende olacağım” demesi gibi bir şey.
6.Kitabı önceden
tasarlayıp ona göremi yazıyorsunuz yoksa sadece hikâyenin giriş kısmını mı tasarlıyorsunuz
ve yazım aşamasında mı şekil alıyor?
-Her zaman hikayenin oluşumuna göre kafamda
bir anahtar vardır fakat esnek ve spontane yazmaktan hoşlanırım süreç her yazar
için farklıdır. Bazı yazarlar çerçeveye bağlı kalmaya ihtiyaç duyarken bu benim
kişiliğimi ve yaratıcı tarafımı sınırlar.
7.İlk kitabınızı
bitirdiğinizde neler hissettiniz?
-Hem mutlu hem üzgün hissediyorum. Roman
yazmak yıllarımı alıyor ve kitabı bitirdiğimde o günün çok önemli olduğunu
düşünüyorum, aynı zamanda bir tür son olduğu için de üzücü, karakterlerin benim
için gerçekçi olması için çok fazla zaman harcıyorum ve hikâyeyi yazmayı
bitirdiğimde bana güle, güle değerli dostum diyormuş gibi hissediyorum.
8.Hikâyelerinizdeki
karakterleri gerçek hayattan mı esinlenerek yazıyorsunuz yolsa tamamen kurgumu?
-Karakterlerimin hepsi kurgu ama çoğu gerçek
hayatta tanıdığım veya bildiğim insanlarla benzer kişisel özelliklere ve
davranışlara sahip. Babam harika bir masal anlatıcı idi ve romanımdaki bazı
karakterler çocukluğumda babamın tanımladığı kişilerin yansıması.
9.Okumaktan da
en az yazmak kadar zevk aldığınız söylenebilir mi? Çoğunlukla hangi tarz
kitapları okumaktan hoşlanıyorsunuz?
-Evet, okumak hayatımın çok büyük ve önemli
bi parçası. Biriktirdiğim kitapları okumaya yetecek uzunlukta yaşamayacağım ama
hala almaya devam ediyorum. Mücadeleci ve iniş çıkışları olan gerçek hayattaki
insanların temsilcisi olan ilginç ve eksantrik karakterli ve güzel karalanmış
bir roman için oldukça yorgunum.
10.Sizin için
yeri başka olan unutamadığınız bir kitap var mı?
-Benim favori kitaplarım William Kent
Krueger'in ORDINARY GRACE , Bailey White'nin MAMA MAKES UP HER MIND ve Pat
Conroy'un THE PRINCE OF TIDES. Bu kitapların her birinin farklı bir nedeni var.
Ve hepsinin mükemmel dili ve harika karakterleri var.
11.Son olarak da
buradan bizim aracılığımızla Türk okuyucularınıza söylemek istediğiniz bir şey
var mı?
-Onlara teşekkür etmek ve ne kadar minnettar olduğumu
göstermek istiyorum. Türk okuyucular inanılmaz kibar ve yardımcı. Çalışmamın Türkiye’deki
kitapseverler tarafından kucaklanması inanılmaz bir duygu. Sıklıkla Facebook ve
Twitter mesajları alıyorum ve her zaman harika bir sürpriz oluyor.
Emeğinize sağlık :)
YanıtlaSilteşekkür ederim :)
Sil11. soru da yazarın verdiği cevaba içim eridi ya.. :D
YanıtlaSilBu nasıl bi yazardır böyle :)
deme kuzum ya, kadın o kadar samimi ki anlatamam bende bayıldım :)
Sil