Subscribe

YORUM & ALINTILAR: KALBİMDEKİ İMZA | DİLAN AK

12/28/2015, BY Unknown -
…Aşkın gerçek aşkla sınanmasına soluksuz şahit olacaksınız.
-L. Müjde Albayrak, Hissiz ve Maske'nin yazarı
En yakın arkadaşının kız kardeşine aşıktır Demir…
Her şeye rağmen onu istiyordur. Onsuz geçirdiği her saniyeyi yaşanmamış sayacak kadar aşıktır genç adam. Onun için dünyanın bir ucuna gitmeye bile razıdır. Bu özlemin bitmesini, yıllardır tek taraflı sürdürdüğü aşkının karşılık bulmasını istiyordur artık. Sevdiği kadının kalbinin bir başkası için atması canını yaksa da, sonuna kadar savaşmaya kararlıdır.
Beş yıl önce annesini bir trafik kazasında kaybeden Fulya'yı ise, yazgısı Ankara'dan Londra'ya bir rüzgar gibi savurmuştur. Yaşamış olduğu yerden uzaklaşma isteği, Kingston Üniversitesi'ne yüksek lisans öğrencisi olarak kabul edilmesiyle birlikte gerçekleşmiştir. Ancak genç kızın bilmediği bir şey vardır. Kendisini gizliden gizliye çılgınca seven ve aşkı uğruna her şeyi geride bırakıp Londra'ya gelen Demir'in varlığı…
Demir'in yıllarca herkesten gizlediği sırrı su yüzüne çıktığında, her şey ters gitmeye başlar. Genç kızın karşısında yaralı, umudunu yitirmiş, güçlü olmak için direnen bir adam vardır. Ama Fulya'nın kalbi bir başkasına aittir. Ta ki sevdiği adamın ona yaşattığı büyük acıya kadar…
"Ellerim o güzel yüzüne dokunmak, burnum tatlı kokusunu içine çekmek, dudaklarım dudaklarıyla buluşmak istedi. Ama sadece istemekle kaldı. Bir kez daha bu denli isteyip ona dokunamamak yeni bir acı daha ekledi yüreğime. Acıların en ağırı, katlanılması en güç olanı..."
Merhabalar, benim canım böceğimin kitabının yorumuyla karşınızdayım. Kitabın uzun bir arka kapak yazısı var bu yüzden ben detay vererek konusuna girmeyeceğim.
Öncelikle canımın içine sonsuz başarılar diliyorum. Daha nice nice kitaplarını elimize alırız inşallah. Ona bir çok konuda teşekkür ederim çünkü şuan Aşk Büyüsü elimdeyse onun bu konuda büyük katkısı var. Dilan'ın sıkıştırmasıyla yazmaya başladım ve yine onun gazıyla paylaşmaya başlamıştım. Sonra bir baktık ki ikimizin hikayeleri de kitap olmuş. Onu çok sevdiğimi bir kez daha buradan söylüyorum ve kitaba geçiyorum.
Kalbimdeki İmza da iki erkeğimiz birde kızımız var. Genel olarak okuduğum yorumlar Fulya ve Aras'dan nefret edenler ve Demir'e aşık bir sürü okuyucuya aitti. Sanırım bende bir sorun var çünkü ben kitap hakkında bam başka şeyler düşünüyorum.
Kitap bana göre bir aşk üçgeni değildi ben o gözle bakamadım. Fulya ve Aras birbirlerine aşık bir çift Demir ise uzun zamandır Fulya'ya karşılıksız aşık. Bana göre klasik kitaplarda olan erkeklerden birinin kötü karakter olması daha sonra da bir anda kızın gözlerinin açılıp diğer adama aşık olması gibi klasik bir kurgusu olmamasına çok ama çok sevindim. Ben Demir'i çok sevdim evet ama aynı şekilde Arası'da sevdim ve Fulya'yı da... Neden mi? Tek tek açıklamak istiyorum.
Aras, kitabın başından sonuna kadar neredeyse vardı. Evet sonlarda daha az olsa da yine bir şekilde dahildi ve yan karakter değil benim için oda ana karakterdi. Fulya'yı gerçekten çok sevdiğini düşünüyorum ve her ne kadar çoğunluk ondan nefret etse de ben etmedim. Kızdım mı evet ama yinede Aras benim sevdiğim karakterlerdendi. Şöyle düşünüyorum yaptığı doğru muydu? elbette değil ama Fulya'nın malum konuda nasıl karar verme yetkisi varsa aynı şekilde Aras'ın da kendi kararları vermesini mantıksız bulmuyorum. Yani kısaca kızdım mı evet ama sadece bir konuda onun dışında baştan sona Arası çok sevdim. (Spoi vermeden ancak bu kadar)

Gelelim Fulya'ya, yine aynı şekilde Fulya dan da nefret edenler birliği gördüm. Neden diye sorasım var. Gözlerini neden açıp Demir'in yaptıklarını görmüyor diye isyan edildi ama neden görsün ki. Kitabın başında belli bu kız Aras'a deli gibi aşık tabii ki sevdiği adama inanması onu istemesi çok normal. Bu konuda neden kızılır ki Fulya'ya. Asıl bir anda Demir'i isteseydi ben kızdan şüphe ederdim. Hani büyük aşk bir anda nereye gitti diye.

Ve Demir, ben ona güzel seven adam diyorum. O kadar içten ve güzel sevdi ki gördüğüm en fedakar aşık Demir'di benim için. Uzaktan sevmek, sevdiği kadına uzaktan sahip çıkmak ve bunu dile getirişi çok güzeldi. Ağzından dökülen her bir cümle de aşık oldum adama. Demir hem sağlam duruşlu hem de son derece duygusal bir karakterdi. Yapmacık olmayan bir karakter olmasından dolayı sevdim ben daha çok.
Aşağıdaki bakışı gördünüz mü? Benim kalbim tekliyor ya sizin :)

Aslında hepsi öyle. Gerçek gibi hissettirdiğinden hepsini sevdim.Hemen toparlayacağım. Kitap yine söylüyorum benim için aşk üçgeni değildi. Bana göre birbirlerini sınayan insanların hikayesiydi. Demir karşılıksız aşkıyla, Fulya ölümsüz aşkıyla, Aras ise ona fazla gelen aşkıyla sınandı bence. Hayat onları nereye sürüklerse oraya gittiler. Ve olması gereken her şey, yaşanması gereken her şey yaşandı ve çekilen acılar yapılan hatalar onları bir araya getirdi.
Sonunda mutlu oldularsa bunları yaşadıkları için pişmanlık duymadılarsa bence bu kitapta kötü ya da sevilmeyecek karakter yok.
Ben kitabı severek okudum. Kalbimdeki İmza'da ki her bir karakterin yaşadığı olayları hissederek okudum. Sonunda mutlu son olduğunda bile sevdiğim bir nokta var ki Fulya'nın sağlam duruşu. Hisleri öyle çabuk kaybolan bir şey değildir. Birine aşık olursun seni üzer belki ama aşıksındır. Sonra hayatına ondan daha iyi biri girer ve sen onu da seversin. Ama aşk bir anda yerini başkasınca bırakacak cinsten bir duygu değildir ve Fulya'nın da bunu unutmaması hoşuma gitti. Belki zamanla unutacak ama bir anda değil. Demir'i zamanla sevmesi, Aras'ı zamanla unutması çok doğruydu. O yüzden herkes kızarsa kızsın ben bu kızı seviyorum. Aras'ı da seviyorum tabii Demir'e bir tık daha aşık olmuş olabilirim ama hepsini sevdiğim gerçeğini değiştirmiyor bu.
Ha birde Yiğit ve Yasemin var. Onları daha fazla merak ediyorum nedense. Özellikle Yiğit'i :)
Ben kitabı bu gözle bakarak okudum ve kendimi daha mutlu hissediyorum. Umarım sizde çok severek okursunuz.
 Binlerce alıntı çıkarmışım resmen ama içlerindne sadece 12 tanesini sizlerle paylaşıyorum. Sadece Demir ve Fulya'dan değil Aras, Demir ve Fulya'dan alıntılar var bilginize :D




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder